Bazı bağlar gerçekten aşkındır ve Netflix'in 'Elena Knows' dizisi bir anne ile kızı arasındaki derin bağı ele alıyor. Anlatı, Elena adında bir kadın tarafından canlandırılan Elena'nın, kızının zamansız ölümüyle boğuşmasıyla ortaya çıkıyor. Doyumsuz bir cevap ihtiyacıyla hareket eden kadın, bir dedektife dönüşür ve kızının ölümüyle ilgili gerçeği ortaya çıkarmak için bir yolculuğa çıkar. Uzun yolculukların ortasında Elena, Parkinson hastalığıyla mücadele etmenin getirdiği ek zorluklarla karşı karşıya kalır. Bu karmaşıklıkların üstesinden gelirken, kendisini anıları üzerine düşünürken buluyor ve nasıl bir anne olduğuna dair bir öz değerlendirme yapmasını sağlıyor.
Anahí Berneri'nin yönetmenliğinde hazırlanan “Elena Knows”ta Elena rolünde Mercedes Morán ve kızı Rita rolünde Erica Rivas yer alıyor. Film, trajik bir kaybın ortasında amansız takip temasını ele alıyor ve aynı zamanda insanı tüm beklentilere meydan okuyan ailevi değerlerin ve beklentilerin bir yansıması. Dümende Morán ve Rivas'ın yer aldığı film, bir annenin kararlılığının derinliklerini ve çözülmemiş gizemlerin gölgelerini keşfederek duygusal bir iniş çıkış vaat ediyor. Berneri'nin hikaye anlatma becerisi o kadar ilgi çekici bir anlatım örüyor ki, izleyicilerin bu sürükleyici hikayenin gerçekliğe dayanıp dayanmadığını sorgulamasına neden oluyor.
'Elena Knows' gerçek bir hikayeye dayanmasa da Gabriela Larralde'nin senaryosu, Claudia Piñeiro'nun yazdığı aynı adlı beğenilen kitaptan ilham alıyor. 2022 Uluslararası Booker Ödülü için kısa listeye alınan kaynak materyal, filmin temelini oluşturuyor ve ilgi çekici anlatıma sadık kalmayı sağlıyor. Orijinal hikayeden minimum sapmalarla film, zorluklar karşısında olağanüstü bir dayanıklılık ve kararlılıkla hayata yön veren bir kadının güçlü öyküsünü yansıtıyor. Claudia Piñeiro'nun ünlü eseri, zorluklara meydan okuyan, güç ve güçle ilerleyen bir karakterin sinematik keşfi için sağlam bir temel sağlıyor.
Parkinson hastalığı öncelikle hareket kontrolünü etkileyen nörodejeneratif bir hastalıktır. Beynin nöronları, özellikle de dopamin üreten nöronlar hasar gördüğünde veya öldüğünde ortaya çıkar. Semptomlar arasında titreme, sertlik, yavaş hareketler ve denge bozukluğu yer alır. Parkinson hastalığıyla yaşamak, kişinin günlük yaşamını giderek bozduğu için çetin bir mücadeledir. Hem yaygınlığı hem de bireyler ve aileleri üzerindeki önemli etkisi nedeniyle sıklıkla gözden kaçırılıyor veya hafife alınıyor. Semptomlar erken aşamalarda hafif olabilir, bu da insanların bunları göz ardı etmesini veya doğal yaşlanma sürecine atfetmesini kolaylaştırır. Film, Parkinson hastalığının yaşanmış deneyimine ışık tutarak, toplumda sıklıkla yanlış anlaşılan bir duruma dikkat çekerek söylemlere katkıda bulunuyor.
Film, kaybın özünü özgün bir şekilde yakalıyor ve derin acının bireyleri olağanüstü arayışlara atmaya nasıl sevk ettiğini tasvir ediyor. Evrensel bir duygu olan kayıp, kültürel ve kişisel sınırları aşar ve film, bu derin insan deneyiminin inceliklerini ustaca araştırır. 'Elena Knows', bu paylaşılan insan deneyiminin nüanslarını ustaca yönlendirerek, kendisini gerçekliğin dokusuna sıkı bir şekilde yerleştirmeyi başarıyor ve ekranı aşan bir bağlantıyı güçlendiriyor.
Film aynı zamanda izleyiciyi Elena'nın anıları diyarına sürüklüyor ve kızıyla paylaştığı anları canlı bir şekilde tasvir ediyor. İnsan doğası çoğu zaman kayıplara teselliyi hatıralarda arayarak tepki verir ve film, Elena'nın kızını anımsattığı acı-tatlı anları ustaca yakalıyor. Keder karşısında insan davranışının ve kayıpla birlikte gelen ısrarlı kendini sorgulamanın derinlemesine araştırılması evrensel bir deneyimdir. Çocuğunu kaybetmenin acısını yaşayan her ebeveyn bu duygularla boğuşmuş, bu da Elena'nın yolculuğunu derinden bağ kurulabilir hale getirmiştir.
'Elena Biliyor'da anlatı kurgu olarak gelişse de karakterlerin titiz ve sanatsal gelişimi onlara hayat veriyor ve onları neredeyse elle tutulur hale getiriyor. Hikaye doruğa ulaştığında karakter oluşturmanın zenginliği özellikle belirginleşiyor. Sonuç olarak film, özgün ve duygusal açıdan yankı uyandıran bir anlatı yaratmak için kurgusal öğeleri incelikli karakter tasvirleriyle birleştiren hikaye anlatımının gücünün bir kanıtı olarak duruyor.